Oruç dilimize Farsça dan geçmiş bir kelimedir. Manası kişinin kendisini Rabbi'ne ibadet etme amacıyla yemeden, içmeden, haram konuşmadan, haram dinlemeden, nefsine perde çekip cinsi münasebetten uzak durmasıdır. Kuran da geçen oruç kelimesi dilimizdekinden farklıdır. Siyam kelimesi olarak geçer. Cenab-ı Allah en son ilahi kitabı olan Kur an Kerim de şöyle buyurmaktadır; "Ey iman edenler! Allah'a karşı gelmekten sakınmanız için oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi, size de farz kılındı. "Bakara 183. Bu orucun bizden önceki ehli kitap dediğimiz Hristiyan ve Yahudilerin orucu, onlara da Allah'ın kesin emirleriyle emrettiğin anlıyoruz. Devamın da ise biz Müslümanlara da orucun farz kılındığını anlıyoruz. Peki bu oruç nasıl ve ne şekilde kimler tarafından tutulacak ya da hastalar, yaşlılar, yolcular ve gebeler oruç tutabilir mi ?
Kerem ve Hikmet sahibi olan Rabbimiz bizi bize bırakmamış, bırakabilirdi de, hemen ardından biz Müslümanlara Bakara 184 yol göstermiş ayetlerini şöyle vahdetmiş "- Diyanet İşleri: Oruç, sayılı günlerdedir. Sizden kim hasta, ya da yolculukta olursa, tutamadığı günler sayısınca başka günlerde tutar. Oruca gücü yetmeyenler ise bir yoksul doyumu fidye verir. Bununla birlikte, gönülden kim bir iyilik yaparsa (mesela fidyeyi fazla verirse) o kendisi için daha hayırlıdır. Eğer bilirseniz oruç tutmanız sizin için daha hayırlıdır. " Kuran tefsircileri bu ayetten ve Hz. Peygamberin (sallallahu aleyhi ve sellem)uygulamalarına dayanarak şöyle bir hüküm çıkarmışlardır. Ağır hastaların oruç tutamayacağını, yolculuk da olanlarında oruç tutamayacağını eserlerine aktarmışlardır. Ve ayette tutamayacağı günler sayısınca başka günler tutar hükmü vardır.
Konumuzla alakalı olan yerki "Oruca gücü yetmeyenler" bunlar yaşlı kimseler, çocuk emziren anneler ve gebelerdir. Tabi bunun içine daha detaylı girecek olursak tefsircilerin görüşlerine göre içinde bulunduğu durum oruç tutmaya elverişli olmayan, tutarsa daha da durumu kötüleşecek olanlara da oruç tutmama ehliyeti verilmiştir bu kişilere. Kendi fıkıhımıza göre kast ettiğim Hanefi fıkıhına göre oruç tutmaya gücü yetip de tutamayanlar ayette bahsedildiği gibi yoksul doyumu fidye verir. Görüldüğü üzere gebeler üzerine Cenabı Hak tarafından oruç tutmamaları için bir baskı yok. Bazı hanımlar "Eğer bilirseniz oruç tutmanız sizin için daha hayırlıdır" cümlesiyle beraber tutmak isterler. Bu durumda mutlaka ve mutlaka doktorunuza muayyene olun ona danışın. Onun dediğini yapın. Kimi gebeleri oruç tutmak hiç etkilemez, bebeğin sağlık durumunda da bir olumsuzluk olmadığı takdirde doktorlar gebenin oruç tutmasına izin verir. Kimi gebeyi de oruç tutmak sağlık sorunu açısından hemen etkiler. Etki durumları baş dönmesi, kusma, şişkinlik ve yanma gibidir. Bu kişilerin oruç tutmasına izin verilmez doktorlar tarafından. Unutmayın ki karnınızdaki taşıdığınız çocuk sizin dünya ve ahiret sermayenizdir. Sermayenize güzel günler de bakın.
0 yorum:
Yorum Gönder